Artık daha fazla bilgi bulamadığım için ben de yazmakta zorlanıyorum. Fatsa, Bolaman, Ordu, İstanbul, Ünye ve Ankara’da yaşayan aile fertlerinden konu hakkında bilgisi olanların hemen hepsi ile görüştüm. Ayrıca araştırma tamamlandıktan sonra gelen bilgileri de sizlerle paylaşacağım.
Bugünkü bölümde Süleyman Paşa’nın Ünye koluna kadar olan soy ağacını ve Ünye’deki kolun geldiği Osman Paşa’yı incelemek için biraz geriye gidelim.
Trabzon valisi Canikli Ali Paşa, Süleyman Behram Bey’le tanışarak onu Gürcistan’dan Orduya getirir. Canikli Ali Paşa Ünye’lidir, Canikli ailesinin mezarları Ünye’nin Eskikızılcakese köyündedir. Behram Bey’i kardeşi, daha sonra Trabzon valisi olacak olan Süleyman Paşa’ya hazinedar olarak verir. Canikli ailesinde uzun zaman erkek çocuk dünyaya gelmez, soylu ailelerin erkeklerini kendilerine damat ve aynı zamanda hazinedar yaparlar.
Süleyman Behram Bey’in Canikli Süleyman Paşa’nın kızından yedi çocuğu olur.
Bunlar; Mustafa, Nazir, Gaygusuz, İbrahim Süleyman, Emir, Naile.
Böylece Hazinedarzadelerin bugüne kadar gelen soyları başlamış olur. Behram Bey’in ve eşinin mezarı Aybastı’dadır.
Bu çocuklardan Süleyman, ileride devlet hizmetinde yıllar süren görevleri sonunda “Hazinedarzade Süleyman Paşa” olarak Trabzon’a vali olacaktır.
Hazinedarzade Süleyman Paşa daha vali olmadan Ünye’deki sarayın yapımına başlar yıl 1808 dir. Saray 1815 yılında biter.. Süleyman Paşa 1818 yılında sıtmadan vefat eder, mezarı Çarşambada Rıdvan Bey camisinin avlusundadır.
Süleyman Paşa’nın da üç nikahlı eşinden dört oğlu olur. Ahmet, Osman Memiş ve Aptullah..
En büyük oğul Osman Ünye’deki kolun çıkış noktasıdır. Osman Trabzon’un ayanlardan gelen son valisidir onbeş yıl valilik yapar ve 1838 de vefat eder, mezarı Trabzon’dadır. Vezir ve Müşir ünvanı verilmiştir. Bundan sonra valiler merkezden tayin edilecektir. Aptullah Paşanın mezarı Çarşamba’dadır. Ahmet Paşa ise aileden çıkan iki şairden biri olan Şair Fitnat hanımın babasıdır.
“Osman Paşa Çarşamba’da doğmuştur, doğum tarihi bilinmiyor. Annesi Erbaa’dan İçerlioğlu ailesinden bir hanımdır. Erbaa ilçesinden Zernuşah, Gülbeyaz ve Pembe Hanımlarla evlenmiştir.
Osman Paşa’nın beş erkek evladı ve yedi kız çocuğu olur bunlar erkekler:
Süleyman, Esat, Mehmet Tahir, Hasan ve Mehmet Nurettin.
Kızlar: Zineti, Şakire, Behiye, Fatma Emine Naile Asiye ve İsmet. Hangi çocukların hangi hanımlardan olduklarını bilememekteyiz.
Diğer çocuklar hakkında da fazla bir bilgimiz yoktur. Kızlar ve erkekler ne olmuşlardır, hiçbir belge ve iz bulamadık.
Ünye kolu Osman Paşa’dan sonra Osman Paşa’nın çocuklardan Mehmet Nurettin ile devam eder. Mehmet Nurettin 1864 yılında Ünye, Sancak Beyliği olunca Nuri Paşa adıyla Ünye Sancak Beyi olacaktır. Saray da o yıllarda Osman Paşa’nın diğer oğlu Süleyman Bey’de oturmaktadır. 1854 yılında Ünye’den geçen bir seyyah Süleyman Bey’in düğününde bulunur.. Süleyman Bey üçüncü defa evlenmektedir. Avusturyalı seyyah Franz Von Verner, yarısı yanmış sarayda Süleyman Beyin düğününü anlatır anılarında.
Süleymanbey ve Mehmet Nurettin saray yandığı sırada sarayda bulunuyordu. Mehmet Nurettin yangından onbeş sene kadar sonra Ünye Sancak beyi olacaktır. Ancak dört yıl sonra sancak beyliği kaldırılacak ve Ünye Samsun’a Canik Sancağına bağlanacaktır.
Nuri Paşa son sancak beyidir.
Biz Ünye’deki Hazinedarzadelere gelebilmek için Nuri Paşa’yı izlemek zorundayız.. Ancak dikkat ederseniz bazı isimleri çok sık tekrarlıyoruz. Böyle yapmazsak paşalar ve Süleymanlar birbirine karışıyor.
Osman Paşa’nın dördüncü oğlu olan son Ünye Sancak beyi Mehmet Nurettin tarihteki adıyla Nuri Paşa’nın Mazhar, Asaf ve Fethiye Hanım adında üç çocuğu olur.
Mazhar, Ünyeli Şair Mazhar Bey’dir. Ailede ileride bir Mazhar daha gelecektir ilerde 61-64 yıllarında Ordu Milletvekili olan Mazhar Haznedar.. Mazhar Haznedar Şair Mazhar Bey’in Rüveyde adlı kızından torunudur. Diğer Kızı Zahiye Hanım, Ünye’de konağında, sarnıca düşerek boğulan hizmetlisi yüzünden son yıllarını rahatsız olarak geçirmiştir.
Naci Bey, Hamit Bey ve Sait Bey Nuri Paşanın ikinci oğlu Asaf Bey’in çocuklarıdır, kabirleri Tepe’deki aile kabristanlığındadır. Mezarlıkta özellikle aradığımız iki mezar vardı bulamadık. Bunlar Nuri Paşa ile oğlu Asaf Bey’in mezarları idi. Bu konuda bilgisine başvurduğumuz Hamit Bey’in kızı Ayşe Hanım: (Prof. Dr. Ayşe Yalın) “Onların mezarlarının büyük bir ihtimalle Sait ve Naci Beylerin mezarlarının altında olduğu Sait ve Naci Beylerin Nuri Paşa ve Asaf Bey’in mezarlarına defnolunduğunu söylemiştir.
Aileden Ünye’de yaşayan tek kişi Hamit Bey’in kızı Ayşe Hanım’dır... Diğerlerinin hakkında bilgi alabileceğimiz kimse bulamadık.
Bu araştırma sırasında çok ilginç bir tesadüf karşımıza çıktı, yazmadan geçemeyeceğim. Yedi kuşak kadar önce bu bölümün başında bahsettiğimiz Hazinedarların ataları Caniklioğullarında bir dönem hiç erkek çocuk dünyaya gelmemişti. Canikli ailesinde o dönem erkek çocuk doğmayışı yedi kuşak sonra Hamit Beyde tekrarlamış ve Hamit Bey’in; Özay, Hilkat, Serpil, Ayşe, Şafak, Şevkat adında altı kız çocuğu olmuştur. Bunlardan Özay Hanım müzisyen Dr Bilal’in annesidir. Ailenin Bolaman kolundan Hüsnü Haznedar adlı bir müzisyen daha vardır.
Ünye’de aileden sadece Ayşe Hanım, yaşamaktadır. Aile fertleri ve çocuklarının çoğu Ankara ve İstanbul gibi büyük şehirlerdedirler. Meslek gruplarına balkıdığında içlerinde Avukat ve müzisyen çoğunluktadır.. Şair var mıdır bilemiyoruz.
Değerli okuyucular ve bu araştırmadan yararlanacak olan değerli arkadaşlar..
Ben bir tarih kitabı yazmıyorum, bu bir bilimsel çalışma değildir.
Bazı bölümler, sözlü anlatımlara ve çok zayıf bulgulara dayanılarak kurgulanmıştır
Okuyucular bunları nasıl bilebildiğimi ve bulabildiğimi soruyorlar..
Bu çalışma gerektiren ciddi bir iştir, diğer araştırmalarda olduğu gibi büyük bir kısmı sözlü anlatımlara dayanmaktadır, bunları anlatanların çoğu isimlerinin kaynak olarak gösterilmesini istemiyorlar. Bazılarının isimlerini hoşgörülerine sığınarak izin almadan yazdım, umarım bana kızmazlar.
Gelecek hafta: Aileden çıkan iki şair, Fitnat Hanım ve Mazhar Bey
Bu bölümün hazırlanmasında:
Osman Doğan (Tarihte Ünye)
Orhan Naim Haznedar (Bizim Bolaman)
Av. Hikmet Naim Hazneder
Mazhar Haznedar
Prof. Dr. Ayşe Yalın (Haznedar)
Avukat Murat Haznedar
Ecz. Yaşar Haznedar
Ahmet Derya Varilci (Ünye Yerel Tarih Grubu)
Türkiye Manzaraları Franz Von Verner (Murad Efendi)
Bilgi ve arşivlerinden yararlanılmıştır.
|